ABD Kongresi, 21 Şubat 2023 tarihinde AB yönetimi tarafından hazırlanan Sınırda Karbon Düzenlemesi ile ilgili bir rapor yayınladı. Raporda Sınırda Karbon Düzenlemesi’nin (BCA – Border Carbon Adjustments) geçmişi ve bu konuyla ilgili AB’de yürütülen çalışmalar ele alındı. BCA, sera gazı emisyonlarını azaltmak ve bu konuda daha iddialı politikalar oluşturmak isteyen ülkeler için olumsuz rekabet koşullarını ve çevresel riskleri azaltan ve ithalat ve ihracat düzenlemeleri yapan ticari bir uygulamadır. ABD Kongresi’nin Sınırda Karbon Düzenlemesi Raporu hangi malzeme ve ürünlerin düzenlemeye tabii olacağı, ücretlerin nasıl belirleneceği ve hangi ülkelerin kapsama dahil olacağı gibi konularda bilgiler içermektedir.
Henüz hiçbir ülke iklim değişikliği politikalarının bir parçası olarak bu düzenlemeye geçmemiş olsa da Avrupa Birliği’nin (AB) yürütme organı olan Avrupa Komisyonu, zorunlu emisyon azaltma programını tamamlamak üzere Temmuz 2021’de bir yasa teklifi yayınladı. Aralık 2022’de ise Avrupa Parlamentosu ve AB Konseyi, AB Emisyon Ticareti Sistemindeki değişiklikleri içeren daha geniş bir yasama ve politika paketinin parçası olarak önerilen BCA çerçevesi üzerinde geçici bir anlaşmaya vardı. Avrupa Parlamentosu ve AB Konseyi yasama yetkisini paylaşmakta ve her ikisinin de Avrupa Komisyonu önerilerinin AB yasası haline gelmesi için onay vermesi gerekmektedir. AB ülkeleri Sınırda Karbon Düzenlemesi’ne ilişkin geçici anlaşmanın yürürlüğe girmesi için Avrupa Parlamentosu ve Konseyi’nin resmi onayını beklemektedir.
Sınırda Karbon Düzenlemesi, diğer ülkeleri, karbon emisyonu yüksek ürün ve hizmetlerin ithalatını ve ihracatını sınırlamak için daha sıkı iklim politikaları benimsemeye teşvik etmektedir. Bu bağlamda düzenleme ilgili kuralların özellikle son dönemlerde ülkeler arasındaki üst düzey ikili ve çok taraflı tartışmaların konusu olduğunu söyleyebiliriz. Halihazırda resmi olarak onaylanması gereken ve tam olarak uygulanması birkaç yıl alabilecek olan AB geçici anlaşması, Amerika Birleşik Devletleri de dahil olmak üzere bazı ülkelerdeki politika yapıcıların endişelerini artırmış durumdadır. Ayrıca 2021’de Kanada hükümet yetkilileri, Kanada’nın ulusal karbon vergisi çerçevesi bağlamında Sınırda Karbon Düzenlemesi konularına ilişkin girdi arayan paydaşlar arasında bir istişare süreci yürütmüştür. ABD Kongresi’nin hazırladığı Sınırda Karbon Düzenlemesi Raporu, bu düzenlemelerin ne olduğunu açıklamakta ve hükümet politikalarında izlendikleri takdirde ortaya çıkabilecek bazı uluslararası zorlukları incelemektedir. Rapor ayrıca karbon düzenlemeleri ile ilgili alternatifleri tartışmakta ve farklı paydaşların görüşlerine yer vermektedir.
AB Sınırda Karbon Düzenlemesi, tek taraflı iklim politikalarının en çok etkileyeceği endüstriyel sektörlerden ithal edilen mallar için bir ücret tarifesi uygulayacaktır. Bu endüstriler genellikle “emisyon yoğun, ticarete açık” olarak tanımlanmaktadır. Bu bağlamda, bir endüstrinin sera gazı emisyon yoğunluğunun aşağıdaki emisyon kalemlerine göre belirlendiğini söyleyebiliriz:
- Çimento veya çelik üretim süreçlerinden kaynaklanan karbondioksit gibi doğrudan emisyonlar
- Elektrik ve doğal gaz gibi süreç girdilerinden kaynaklı dolaylı emisyonlar
“Emisyon yoğun” endüstriler, doğrudan emisyonları etkileyen iklim politikalarından daha fazla etkilenecektir. Bu noktada, elektrik üreticileri gibi tedarikçilerin emisyonlarını etkileyen ve daha yüksek maliyetleri elektrik tüketicilerine yansıtabilen paydaşlar için üretim ve iklim politikaları daha da belirleyici olacaktır. Emisyon yoğun endüstrilerin diğer parametrelerin eşit olması durumunda daha düşük emisyonlu endüstrilere göre daha fazla maliyet artışı yaşaması beklenmektedir.
Ticarete açık endüstriler, diğer yerli endüstrilere kıyasla uluslararası rekabetle daha fazla karşı karşıya olan endüstrilerdir. 2009 yılında ABD’deki ulusal sera gazı azaltma mevzuatının değerlendirilmesi sırasında hazırlanan kurumlar arası bir rapor, spesifik emisyon yoğun, ticarete açık kriterleri karşılayacak endüstriyel sektörleri belirlemiştir. Bu sektörler arasında kimya, kağıt, metalik olmayan mineraller (çimento ve cam gibi) ve birincil metal (alüminyum ve çelik gibi) sektörleri yer almaktadır.
Sınır Karbon Düzenlemesi’nin en önemli piyasa araçlarından biri, ithal ürünlerle ilgili sera gazı emisyonları için bir ücret tarifesi uygulamaktır. Ücretin oranı, ithalatçı ülkedeki karbon vergisi veya emisyon ücreti gibi yerel karbon fiyatlarına, düzenleyici bir programdan veya diğer ilgili politikalar aracılığıyla hesaplanan örtülü karbon fiyatlarına dayalı olacaktır. Bunun sağlanması için hükümetler başka bir ülkeden ithal edilen bir ürüne, söz konusu ürünün üretim sürecinde ortaya çıkan sera gazı emisyonlarının tahminlerine dayalı bir ücret tarifesi belirleyebilir. Tahmini emisyonlar genellikle tesis içi süreçlerden kaynaklanan doğrudan emisyonları kapsamakta ve tesis dışı konumlardaki elektrik üretiminden kaynaklanan emisyonlar vb gibi ürünün üretimiyle ilgili dolaylı emisyonları da içerebilmektedir. Ayrıca, düzenlemedeki bazı kurallar, ithalat ücretini, ihracatçı ülkede yürürlükte olan iklim politikalarını ve maliyetleri hesaba katacak şekilde daha fazla prosedür uygulayabilmektedir.